Memur-Sen Konfederasyon öncülüğünde Türkiye'nin 81 ilinde
düzenlenen "Filistin'e destek, Siyonizme lanet" basın açıklaması Şanlıurfa’da
da düzenlendi.
Ahmet Bahçıvan İş
Mekezi önünde toplanan ellerinde Türkiye
ve Filistin bayrakları bulunanlar, sık sık İsrail aleyhine sloganlar attı.
Toplanan kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Şanlıurfa
İl Başkanı İbrahim Coşkun, "Zulmün olduğu yerde tarafsızlık
namussuzluktur" diyerek, siyonizme karşı onurluca direnen Filistin halkına
destek çağrısında bulundu.
COŞKUN: FİLİSTİN’DE CAN VERENLER ONURLARIYLA
ŞEHİT OLUYOR
Coşkun,"Bugün Filistin’de
mazlum kanı üzerine kurulmuş bir rejim var. O şebekeye kimileri devlet diyor.
Hayır! İsrail bir devlet değildir. İsrail, emperyalizm tarafından kurulmuş ve
desteklenen bir terör örgütüdür. İsrail, bütün dünyaya kötülük yayan,
soykırımcı kanlı bir organizasyondur. İşte bu rejime karşı direnen bir
avuç Filistinli, bugün bütün dünyanın onurunu tutmaya çalışan insanlar
katlediliyor. İnsanlık nerede? Onur nerede? Bugün Filistin’de can pazarı
kurulmuş… Gazze’de çocuklar ölüyor! Gazze’de kadınlar ölüyor! Gazze’de
ihtiyarlar ölüyor! Gazze’de insanlık ölüyor! Kan üzerine yükselmiş Batı
medeniyeti katille aynı safta. Ümmette ise birkaç cılız ses! Ey insanlık
neredesin? Biz, biliyoruz, Filistin’de can verenler onurlarıyla şehit oluyor.
Dünyanın kötülüğü ise geride kalanların yakasına yapışıyor." ifadesini kullandı
'BU ZULÜM BÜTÜN DÜNYAYI SARACAK!
"Şu vahşetin ortasında kan
ve irinden beslenen siyonistlerin söylediklerine bakın, nasıl bir kötülükle
karşı karşıya olduğumuzu daha iyi anlarsınız." diyen Coşkun konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"İsrail savunma bakanı
çıkıyor, Filistinliler hakkında, 'Onlar insan değil, hayvanlarla savaşıyoruz.'
diyor. Kötülüğün samp-img width='1.33'
height='1' layout='responsive'esi Netenyahu 'Gazze'yi dümdüz edeceğiz.' diyor. Sözde
Sağlık Bakanı, 'hastanelere başvuran Filistinlileri tedavi etmeyeceğiz' diyor.
Hatta 'Hastanede yatan Filistinliler infaz edilebilir' diyerek kutsal bir
mesleği terör aracına dönüştürüyor. Cumhurbaşkanı, 'Elektrik, su, yiyecek
verilmeyecek. Ulaştırmaya çalışan araçlar vurulacak' derken, sözde bir
milletvekili, 'Nükleer silah kullanmalıyız' diyebiliyor. Her savaşın bir
hukuku vardır. Bütün mahlukatta bir denge vardır. Fakat bu kandan, irinden
beslenen örgüt, vahşetini sınırlayacak hiçbir değere, hukuka sahip değil. Bakın
savunma bakanı, 'Askerler her şeyi yapabilir. Hiçbir yaptığı için sorumlu
değiller, Yargılanmayacaklar.' diyor. ABD’li bir senatör ise, 'Bu bir din
savaşı, her yeri bombalamalıyız.' diyerek kötülük rejime dini bir kılıf
geçiriyor.
Bunlar gerçekler aziz
kardeşlerim. İsrail’e giden ABD Dışişleri Bakanı, 'Ben buraya ABD Dışişleri
Bakanı olarak değil, bir Yahudi olarak geldim.' diyerek bu din savaşı sözüne de
destek vermiş oluyor. Kendisi de bir katliam üzerine kurulmuş ABD, bu
kanlı rejime destek olması için bir uçak gemisi gönderiyor. AB başkentlerinden de
İsrail’e destek açıklamaları geliyor peş peşe. Bütün bu zeminde kim tanır
uluslararası hukuku? Kim tanır insanı, insanlığı? Evet, onun için sözün bittiği
yerdeyiz, diyoruz.
Onun için dünyanın iyi insanlarına çağrıda bulunuyoruz. 'Bu zulüm bütün dünyayı saracak!'"
BİHA