Her yeni yılın sevinçle
umutla ve heyecanla karşılanması gerektiğine inandığını ancak bu yeni yıla hem
bölgedeki ve dünyadaki olumsuzluklar hem de geçen günlerde verilen şehitler
sebebiyle buruk girildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"İnsanlığın tamamı için
daha güzel, daha huzurlu, daha müreffeh bir gelecek umudumuzu elbette muhafaza
ediyoruz. Bunun için sözde demokrat ve özgürlükçü ülkelerin eli kanlı terör
örgütlerine verdikleri destekleri kestiğini görmemiz gerekiyor. Bunun için önce
Gazze'de masum çocukların, kadınların katledilmesine karşı tüm ülkelerin ve
kurumların ortak tavır aldığını görmemiz gerekiyor. Bunun için Rusya-Ukrayna
savaşı başta olmak üzere bireyleri acıya boğan ve ülkelerin kaynaklarını heba
eden çatışmaların durdurulması için adil ve samimi çaba gösterildiğini görmemiz
gerekiyor. Bunun için önce asırlardır sömürülen ve onurları çiğnenen
toplumların zenginliklerinin kendi gelecekleri, refahları, güvenlikleri için
kullanıldığını görmemiz gerekiyor. Velhâsıl umutları fiiliyata dönüştürmek için
dünyadaki tüm ülkelerin, kurumların, fertlerin ortak değerler ve ilkeler
etrafında bütünleşmesini temin etmemiz gerekiyor."
"ZALİMİN ZULMÜNÜN İLANİHAYE SÜRÜP GİTMEYECEĞİNE
İNANIYORUZ"
Türkiye'nin dünya
fotoğrafında farklı bir yeri, farklı bir misyonu ve farklı bir anlayışı temsil
ettiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Devlet ve millet
olarak biz sadece kendi güvenlik ve refah çabamızı neticeye ulaştırma
mücadelesi vermekle kalmıyoruz, 'dünyaya ve bölgemize huzur iklimi hâkim
olmadan bizim de huzur bulamayacağımız' anlayışıyla herkes için aynı
standartları diliyoruz. Bu anlayışla bölgemizdeki barış çabalarını neticeye
ulaştırmaya çalışıyoruz. Dostlarımızla ilişkilerimizi her alanda geliştiriyoruz,
kardeşlerimizin dertleriyle dertleniyoruz. Dünyayı daha iyi, daha adil, daha
müreffeh bir geleceğe hazırlamaya dönük her çabaya destek veriyoruz.
Cumhuriyet'imizin ilk asrını bitirip, 'Türkiye Yüzyılı' dediğimiz yeni asrına
ayak bastığı bir dönemde daha büyük hedeflere yönelirken azmimizi ve
gayretimizi sürekli perçinliyoruz. Zalimin zulmünün ilanihaye sürüp
gitmeyeceğine inanıyoruz. Adaletsiz ve dengesiz küresel yönetim sisteminin son
çırpınışlarını yaşadığına inanıyoruz. Mazlumların sesinin derinden derine tüm
dünyayı sardığına, bu çığlıkların büyüyerek insanlığın ortak vicdanı hâline
dönüşeceğine inanıyoruz. Nitekim Türkiye'nin kendi vatandaşları, dostları ve
kardeşleriyle birlikte insanlığın tamamına hitap eden beyan ve tutumlarının
gönüllerde giderek daha fazla makes bulduğunu görüyoruz."
"SİYASİ VE SOSYAL MÜHENDİSLİK PROJELERİYLE ÇOK
VAKİT, ÇOK ENERJİ, ÇOK İNSAN KAYBETTİK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
hedeflere giden meşakkatli yolda sürekli yeni sınamalarla yeni sıkıntılarla ve
yeni engellerle karşılaşıldığını dile getirerek, "Terörle mücadeleden
ekonomik tuzaklara kadar pek çok alanda yaşadığımız sorunların temelinde büyük
ve güçlü Türkiye'nin inşasını engelleme amacı vardır. Ülke olarak biz kendi
potansiyelimizi ve imkânlarımızı etkin şekilde kullanmayı sürdürdükçe bu
mücadele daha da sertleşecektir. Çünkü Türkiye'nin büyümesi demek asırlardır
bizim tökezlememiz sayesinde dört bir yanımızda rahatça at koşturanların
hesaplarının bozulması demektir. Bizim güçlenmemiz demek kendi refah ve
güvenlikleri için diğer herkesi araç olarak kullananların, sömürenlerin,
ezenlerin düzenlerinin sonuna gelinmesi demektir. Bizim sesimize daha çok kulak
verilmesi demek dünyanın her yerindeki hak, adalet, özgürlük ve vicdan
arayışlarının güçlenmesi demektir." ifadelerini kullandı.
"Milletimiz tarihinin
hiçbir döneminde kendi hedeflerine ulaşmak için bedel ödemekten, fedakârlık
yapmaktan, elini taşın altına koymaktan çekinmedi." diyen Cumhurbaşkanı
Erdoğan, son 21 yılda yaşadıkları nice kritik hadise karşısında milletin sergilediği
güçlü duruş ve kararlılığın bugün de devam ettiğini gösterdiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"Buradan bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Milletimiz birliğine,
beraberliğine, kardeşliğine sahip çıktıkça Allah'ın izniyle bizi kimse bölemeyecektir.
Devletimiz 2023 hedeflerinin bir sonraki safhası olan 'Türkiye Yüzyılı'
vizyonunu hayata geçirdikçe Allah'ın izniyle ay yıldızlı bayrağımızın yükselişi
hep sürecektir. Siyasi, ekonomik, askeri, diplomatik başarılarımızla
dostlarımıza güven, düşmanlarımıza korku vermeye devam ettikçe önümüzdeki
sisler giderek dağılacaktır. Velhâsıl biz istiklalimizden ve istikbalimizden
taviz vermedikçe kimse kutlu yürüyüşümüzün önüne geçemeyecektir."
değerlendirmesini yaptı.
Geçmişte emperyalistlerin
birer aracı olarak başlarına musallat edilen vesayet güçleriyle darbecilerle
terör örgütleriyle siyasi ve sosyal mühendislik projeleriyle çok vakit, çok
enerji, çok insan kaybettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"Artık bu numaralara karnımız tok olduğu gibi böyle ağır faturalar ödemeye
niyetimiz de yok. Ülkemizi kendi iç mücadeleleriyle meşgul ederek, tarihî
mirasından ve sahip olduğu imkânlardan mahrum edenlerle yollarımızı ayıralı çok
oldu. Her fırsatta tekrarladığımız 'tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek
devlet' düsturumuzun anlamı işte budur." ifadelerini paylaştı.
"2023 HEDEFLERİ BAŞLANGIÇTI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yıl
mesajında şunları kaydetti:
"İnşallah 2024, darbe girişimiyle başlayıp Kovid-19 salgını ile büyüyen, bölgemizdeki çatışmalarla derinleşen sıkıntılı dönemden kurtulup hedeflerimize kilitlendiğimiz bir yıl olacaktır. Küresel krizlerin artarak sürdüğü bir dönemde biz farkımızı bir kez daha göstererek üreten, istihdam eden, büyüyen, gelişen Türkiye'nin yıldızını yükselteceğiz. Evet, 2023 hedefleri başlangıçtı. Asıl çıkışımızı 'Türkiye Yüzyılı'yla 2024'le birlikte başlatıyoruz. Bu mücadeleyi de sizlerin desteğiyle zafere ulaştıracağımıza yürekten inanıyoruz. Bu duygularla bir kez daha yeni takvim yılının milletimizin tüm fertlerine ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum."
BİHA