Urfa’da Unutulan Meslekler

Bir zamanlar şehrin ruhuydular, şimdi tarihe karışmak üzereler…

Şanlıurfa, tarih boyunca sadece kadim medeniyetlerin değil, usta ellerin, alın terinin de kenti oldu. Fakat teknoloji ve modern yaşamın hızlı değişimi, bazı meslekleri sessizce raflara kaldırdı. Çarşılarda yankılanan çekicin sesi, örsün vuruşu, bakır tencerelerin parlatılması… Bugün bunları duymak, görmek neredeyse imkânsız hale geldi.


Kalaycılık, semercilik, keçe ustalığı, bakırcılık, yemenicilik… Bir zamanlar Urfa sokaklarında her köşe başında rastlanabilen bu zanaatlar, ustalarıyla birlikte yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Şimdi o eski dükkanların yerinde kafe tabelaları yükseliyor; eski ustalar ise bir sandalyede hatıralarını anlatıyor.


Semerci Ahmet Usta, 60 yıldır el emeğiyle semer yapıyor ama artık çırak bulmak neredeyse imkânsız. Bakırcı Mehmet Usta ise, gençlerin kolay para kazanma hevesiyle zanaata sırt döndüğünden yakınıyor. “Eskiden çocuklar dükkâna koşa koşa gelirdi, şimdi kimse işin tozuna toprağına karışmak istemiyor” diyor.


Yetkililer zaman zaman unutulmaya yüz tutmuş meslekler için projeler hazırlasa da, asıl çözüm gençlerin bu işlere sahip çıkmasında yatıyor. Turizmin kalbi olan Şanlıurfa, belki de bu zanaatları yaşatarak hem kültürüne hem de ekonomisine yeni bir soluk katabilir.


Urfa’nın taş sokaklarında yankılanan çekicin sesi, ustaların nasırlı elleri, bakırın ışığı… Bu sesler kaybolursa, bir şehir sadece bir iş kolunu değil, geçmişine açılan bir kapıyı da kapatmış olacak.