TMMOB Şanlıurfa İl Koordinasyon Kurulu: Bu felaketten de dayanışmayla kurtulacağız!

TMMOB Şanlıurfa İl Koordinasyon Kurulu Kadın Çalışma Grubu Başkanı Elif Erdem, ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ dolayısıyla düzenlenen basın açıklamasında, kadın dayanışmasına dikkati çekerek,” Biz kadınlar her türlü yıkımda, şiddette, sömürüde, yaşamın her alanında hep birbirimizin yanındaydık. Yan yana, omuz omuza durarak birbirimize güç verdik, yaralarımızı birlikte iyileştirdik. Bu felaketten de dayanışmayla kurtulacağız.”dedi

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Şanlıurfa İl Koordinasyon Kurulu Kadın Çalışma Grubu, ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ dolayısıyla basın açıklaması yaptı.

Açıklamayı, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Kadın Çalışma Grubu Başkanı Elif Erdem yaptı.

Erdem, siyasal, toplumsal ve ekonomik krizler sonucu halkın payına düşen eşitsizlikten, adaletsizlikten ve sömürüden en fazla etkilenen kesimin kadınlar olduğunu ifade etti.

ERDEM: UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ!

Krizin derinleşmesiyle birlikte artan işsizlik ve güvencesiz çalışma koşullarının kadınları cinsiyet ayrımcılığıyla da etkilediğini belirterek, şunları kaydetti:

“Öyle ki mimar-mühendis aranan iş ilanlarında özellikle “erkek mimar mühendis” vurgusu artarken kadın mimar-mühendis arayanların, işleri âdeta getir-götür işlerine bakacak biçimde tanımlayıp kadın mimar-mühendisleri mesleki olarak itibarsızlaştırmalarına tanık olmaya başladık.Bildiğiniz üzere 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde sokağa çıkmalarının önlendiğini gördük ancak 3 Aralık'ta erkek kardeşi tarafından katledilen İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) yöneticisi Bahar Hezer’in katilinin elinde pompalı silahla sokakta yürüyebildiğini gördük. Unutmadık, unutmayacağız! “

 

“EŞİT, ÖZGÜR, AYDINLIK BİR ÜLKEYİ HEP BERABER YENİDEN KURACAĞIZ”

“Biz kadınlar her türlü yıkımda, şiddette, sömürüde, yaşamın her alanında hep birbirimizin yanındaydık.” diyen Erdem, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugüne kadar eylem ve söylemlerinde kadınları ikinci sınıf vatandaş olarak gören, çocukların istismarına göz yuman iktidarın bugün de afet bölgesinde bulunan, yardıma her zamankinden daha muhtaç kesimleri kucaklamayacağını çok iyi biliyoruz. Önümüzde uzun bir yol olduğunu ve bu zorlu dönemi ancak dayanışmamızla aşabileceğimizi de biliyoruz. Bölgedeki kadınlar daha depremin ilk gününden itibaren dayanışmaya başladı bile… Bölge kadınları, “hiçbir kadın yalnız yürümesin, hiçbir çocuk yalnız büyümesin” diyerek hijyen paketleri hazırlayıp ev ev geziyor, beraber yemek yapıp dağıtıyor, evi olmayana evinin kapısını açıyor, enkaz altından çıkardıkları kimsesiz çocuklar tarikatlara, cemaatlere gitmesin diye çadırlarında sabaha kadar nöbet tutuyor. Biz kadınlar her türlü yıkımda, şiddette, sömürüde, yaşamın her alanında hep birbirimizin yanındaydık. Yan yana, omuz omuza durarak birbirimize güç verdik, yaralarımızı birlikte iyileştirdik. Bu felaketten de dayanışmayla kurtulacağız. Rantçı politikalarıyla depremi felakete çeviren iktidarın enkazını hep birlikte kaldıracağız. Bilimi ve insanı merkezine almayan, hayatlarımızı rantın, yağmanın nesnesine dönüştüren bu düzeni örgütlülüğümüzle, birbirimize güvenimiz ve bağlılığımızla değiştireceğiz. Eşit, özgür, aydınlık bir ülkeyi hep beraber yeniden kuracağız.”

BİHA