Şanlıurfa
Tabip Odası, kentte yaşanan sel felaketinin ardından şebeke suyunun
kullanılabilirliğini ilişkin yazılı açıklama yaptı.
14-15 Mart’taki
sel felaketinin ardından 18 Mart’a kadar içme ve kullanma suyu kesintisi
yaşandığı, sonrasında kullanım amaçlı suyun verildiği hatırlatılan açıklamada, meslek
örgütleri olarak yakın ve uzak gelecekte toplumun sağlığının korunmasına
yönelik sorumluluk hissettikleri vurgulandı.
“ZİHNİMİZDE
ÖNEMLİ ŞÜPHELER OLUŞTURMAKTADIR”
“Bu
yoğunlukta bir kirliliğin/bulanıklığın bu kadar hızlı sürede çözülerek su
sağlanmasını önemli buluyoruz” denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Suya
verilen yeterli oranda dezenfektan verildiğinde sudaki mikrobiyolojik
kirliliğin tamamı bertaraf edilebilecektir. Ancak, mevsimsel olarak tarım
alanlarından Fırat Nehri’ne akan suda bulunabilecek tarım kimyasallarının ve
diğer nedenlerden kaynaklı ağır metal içeriğinin ne kadar bertaraf edildiği
zihnimizde önemli şüpheler oluşturmaktadır.
Tüm kent
merkezinde iki gün gibi uzun bir su kesintisinin yaşanması su şebekesinde
önemli bir geri emilim oluşturmakta ve şebeke kirliliği oluşma ihtimali
yükselmektedir. Bu sorunları önlemek için toplumla eş güdümlü olarak yüksek doz
klorlama ve sistemi boşaltma gibi uygulamaların yapıldığı bilinmektedir.
Bunlarla ilgili basında bir duyuruya rastlanmamış olması uygulamanın
yapılmadığını düşündürmektedir. Sel felaketi üzerine eklenecek bir salgın
felaketi olasılığını her yönü ile düşünmemek büyük bir sorumsuzluktur.”
Gıda
üretimi yapan yerlerin su kesintisi yaşandığı günlerde üretimlerine devam
ettiği, ancak bu işletmelerin nasıl su temin ettikleri, suyun kalitesi,
hijyenik ortamı nasıl sağladıkları ile ilgili belediyenin hiçbir çalışması ve denetimi
olmadığı ileri sürülen açıklama, şu ifadelerle sürdü:
“Halkımız
ve ailelerimiz adına kullandığımız suyun kalitesinden ve güvenliğinden
endişeliyiz.
Bu
nedenlerden dolayı toplumumuzun şebeke suyunu rahatlıkla kullanabilmesi için
suyun tam denetleme izleminin yapılmasını ve açık sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılmasını
gerekli buluyoruz. Arıtılan suyun içme-kullanma suyu niteliklerine sahip
olduğunu ve gönül rahatlığı ile kullanılabileceğimizi duyurmasını bekliyoruz.
Olağan
dışı durumlarla başa çıkmanın anahtarı; olay olmadan önce hazırlık yapmaktır.
Bu çerçevede Büyük Şehir Belediyemize, zor koşullar için başka su
kaynaklarından alternatifler ve yedek havuzları oluşturmayı ya da kapasitesini
arttırmayı ve gerekli yatırımları yaparak su arıtma tesisinin arıtma kapasitesini
iyileştirmesini öneriyoruz”.
BİHA