Şanlıurfa, Türkiye’de fıstık üretiminde ilk sırada yer
alıyor. Türk mutfağının değişmez lezzetlerinden biri olan fıstık, tatlılardan
yemeklere çikolatalardan çerezlere kadar birçok alanda kullanılıyor. Fıstık,
Türkiye’de kullandığı kadar yurt dışında da büyük rağbet görüyor.
Fıstık, 1,5 milyon dekar üretim alanı ve yüzde 38’lik
üretim payı ile Şanlıurfa ekonomisinin can damarlarından biri.
Ancak fıstık, bu yıl deprem ve sel felaketleriyle ticaretin
büyük darbe aldığı Şanlıurfa’da ekonominin canlanması için “ilaç olamayacak”
gibi duruyor.
Deprem felaketinden sonra tarımsal alanları ciddi şekilde
etkileyen sel ve daha sonra kırsal kesimlerin bazı bölgelerinde yaşanan dolu
yağışı, fıstık bahçelerine de büyük zararlar verdi.
Yaşanan felaketlerin fıstığı nasıl etkilediğini, Urfa’da
bu yıl fıstık üretiminde nelerin beklendiğini, rekolte ve kalite durumunun ne
olacağını Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Yönetim Kurulu Başkanı
Mustafa Yılmaz, Ajans Urfa’ya anlattı.
YILMAZ: DEPREM FELAKETİNDE FISTIKTA İLAÇLAMADA
AKSAKLIKLAR OLDU
Başkan Yılmaz, 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin Urfa’da
çiftçileri ve tarım üreticilerini nasıl etkilediği sorusunu şöyle yanıtladı:
“Deprem felaketinde Urfa çiftçileri, tarım üreticileri
ciddi olarak etkilendi. Bu deprem sırasında arazilere inemediler. Kırsal alanda
hububat ekili alanlarda olsun, mercimekte olsun, fıstıkta olsun o dönemde belli
hastalıklara karşı ilaçlamalarda aksaklıklar oldu. Bunlar tam toparlanırken
üretici bir de sel felaketi ile karşı karşıya geldi. Urfa kenti ciddi şekilde
selden etkilendi. Kırsal alanda tarım arazileri etkilendi. Hububat ekili
alanlar selden dolayı suyun altında kaldı. Orada ciddi bir rekolte düşüklüğü
yaşanacak. Kök ve kök çürüklüğü bazlı hastalıklara davetiye çıkarıldı.”
“FISTIKTA REKOLTE CİDDİ OLARAK ETKİLENECEKTİR”
Urfa’nın Türkiye’nin fıstık üretiminin yüzde 60’ını karşıladığını
hatırlatan Yılmaz, “Ekili araziye baktığımızda bir milyon 650 bin dekarlık
ekili bir fıstık bahçemiz var. Bunda da yaklaşık yüzde 60’ına yakını, bu da 20
milyon ağaç demek, verim çağındaki ağacımız mevcut. Ortalama veriler bunlar.
2023 yılında selden önce tarımsal verilere baktığımızda, bu ekili alanda 36 bin
ton fıstık üretimi bekleniyordu. Ancak bu yaşanan doğal afetlerden sonra bu
rekolte ciddi olarak etkilenecektir” ifadelerini kullandı.
“YÜZDE 20 ORANINDA BİR REKOLTE DÜŞÜKLÜĞÜ BEKLİYORUZ”
Mustafa Yılmaz, selin fıstık bahçelerinde neden olduğu
olumsuzluğu şöyle anlattı:
“Fıstık çoğu
kırsalda eğilimli yamaçlı arazilerde ekilidir, sel felaketiyle toprağın
kaymasıyla kök kısımları aşırı derecede dışarı çıktı. Fıstık tam uyku
dönemindeydi. Gözleri patlama dönemindeydi. Ve ovada da düzlükte de toprağın
kaymasıyla, suyun birikmesiyle fıstık köklerinde ciddi bir balçık oluşumu ve
kök bölgesinin oksijensiz kalmasından dolayı ciddi kök hastalıklarına neden
oldu. Uyanma dönemine geldiğinde, şu an görüyoruz çok sıkıntılı uyanmış. Ya da
gözler patlamamış. Bu da rekolteyi ciddi etkileyecektir. Yüzde 20 oranında bir
rekolte düşüklüğü bekliyoruz.”
“ÜRETİCİLER AYNI ANDA İLAÇLAMA YAPMALI”
Başkan Yılmaz, fıstık bahçelerinde üreticilerin selden
sonra normal uygulamalarını yaptığını söylese de, özellikle beyaz sinekle
mücadelede üreticilerin yanlış bir yöntem izleyip verim alamadığına dikkat
çekti.
Beyaz sinekle mücadelenin zor olduğunu vurgulayan Yılmaz,
“Mayıs ayı sonunda özellikle psila dediğimiz beyaz sinek, fıstığa ciddi
zararlıdır. Üretici bununla ciddi mücadele edemiyor. İlaçlar da yetersiz
kalıyor. Son yıllarda fıstık psilası nedeniyle verimde ciddi kayıp yaşanıyor.
Mücadelesi zor bir hareketliliği olduğu için beyaz sinek dediğimiz zararlı,
çiftçi bununla mücadelede çok zorlanıyor. Ya da bununla ilgili yeterli
eğitilmiyor. Bir çiftçi, üretici ilaç atarken, yan komşusunun da mücadeleyi
birlikte yapması lazım o zararlı popülasyonu baskı altına almak için. Bunda da
çiftçi yeterli bilgilendirilmiyor. Bir köy halkı hepsi birlikte psila ile aynı
anda mücadele etse ilaçlamasını yapsa mücadele daha kolay oluyor o zaman” diye
konuştu.
“FISTIKTA TABAN FİYAT BELİRLENMELİ”
Mustafa Yılmaz, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) fıstığın taban fiyatını belirlemesi gerektiğini ifade ederek, “TMO fıstıkta taban fiyat belirlemeli ve alım yapmalı. Fıstık bahçeleri GAP kapsamına alınıp sulanmalı. Fıstıkta lisanslı depoculuk kurulmalı. Urfa’da fıstık araştırma enstitüsü veya sert kabuklu meyveler enstitüsü kurulmalı” dedi.
BİHA