Hughes, açıklamasında, çağrının ABD’nin Suriye’deki IŞİD karşıtı mücadelesinde ortakları olan gruplar ile Türkiye arasındaki gerilimi hafifletebileceğine dair umutlarını da dile getirdi. "Bu gelişmenin, Türk müttefiklerimizi Suriye’nin kuzeydoğusundaki ortaklarımız konusunda rahatlatmasını umuyoruz" diyen Hughes, bölgedeki istikrarsızlığın sona ermesi için bu adımın bir fırsat olabileceğini vurguladı. Beyaz Saray’ın bu tutumu, ABD’nin YPG ile iş birliğini sürdürürken Türkiye’nin güvenlik kaygılarını da dikkate alma çabasını yansıtıyor.

Öcalan’ın çağrısı, 27 Şubat 2025’te DEM Parti heyeti tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. İmralı’da yapılan görüşmelerin ardından açıklanan mesajda, Öcalan PKK’ya silah bırakma ve kendini feshetme yönünde tarihi bir çağrıda bulunmuştu. Bu gelişme, Türkiye’de ve bölgede geniş yankı uyandırırken, Beyaz Saray’ın hızlı ve olumlu tepkisi uluslararası arenada da dikkatle izleniyor.

Türkiye açısından ise bu durum, hem iç politikada hem de Suriye sınırındaki güvenlik politikalarında yeni bir tartışmayı beraberinde getirdi. Ankara, YPG’yi PKK’nın uzantısı olarak görerek terör örgütü kapsamında değerlendiriyor ve bu nedenle ABD’nin YPG ile iş birliğine uzun süredir itiraz ediyor. Beyaz Saray’ın Öcalan’ın çağrısına verdiği destek, Türkiye ile ABD arasında diplomatik bir uzlaşı arayışını güçlendirebilir mi, yoksa yeni bir gerilim yaratır mı sorusu henüz yanıt bulmuş değil.

Bölgedeki diğer aktörlerden de tepkiler gelmeye devam ediyor. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, çağrıyı memnuniyetle karşıladıklarını ve barış sürecine katkı sunmaya hazır olduklarını belirtti. Öte yandan, Suriye’de YPG’nin omurgasını oluşturduğu SDG’nin lideri Mazlum Abdi’nin daha önce “kuvvetlerimizin dağıtılmasını reddediyoruz” şeklindeki açıklaması, Öcalan’ın çağrısının sahada ne kadar etkili olacağı konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Beyaz Saray’ın bu çıkışı, bölgedeki barış umutlarını artırırken, aynı zamanda uygulanabilirlik ve tarafların tutumu gibi konularda belirsizlikleri de beraberinde getiriyor. Önümüzdeki günlerde, bu açıklamanın bölge dinamiklerine ve Türkiye-ABD ilişkilerine nasıl yansıyacağı yakından takip edilecek.