ŞANLIURFA –En son 21 Aralık 2008'de miting düzenleyen eczacılar, 14 yıl aradan sonra yeniden büyük bir miting hazırlığında.

Türk Eczacıları Birliği ve 54 bölgenin eczacı odası başkanları geçtiğimiz günlerde ortak bir açıklama yapmış; sektörde yaşanan ekonomik sorunların ve ilaç krizinin görmezden gelindiğini vurgulayarak kademeli eylem planı uygulayacaklarını bildirmişlerdi.

Bu kapsamda eczacılar 16 Ekim Pazar günü başkent Ankara’da ‘Büyük Eczacı Mitingi’ düzenleyecek.

Türk Eczacılar Birliği’nin düzenleyeceği mitinge Şanlıurfa Eczacı Odası da katılım gösterecek.

Şanlıurfa Eczacı Oda Başkanı Süleyman Açar, düzenlediği basın toplantısında Ankara’daki mitinge hazırlandıklarını söyledi.

Eylem planlarını 4 ana başlıkta açıklayan Açar, piyasada ilaç yokluğuna, kamu eczacılığın özlük hakkına, eczacıların yaşadığı sorunlara ve sürekli açılan eczacılık fakültelerine değinerek, seslerini duyurmak amacıyla Ankara’daki mitingde yer alacaklarını kaydetti.

AÇAR: DEVLET ERKİNİN BİR AN ÖNCE MÜDAHALE ETMESİ LAZIM

Bugün gelinen noktada meslekte hizmet ve ilaç sunmakta sıkıntı yaşadıklarına değinen Açar, şunları söyledi:

“Sürdürülebilme durumu kaybedilmiş durumda. Her gün sayısı artan piyasada olmayan ilaç yoklukları söz konusudur. Bu yoklukların temel nedeni ilaç firmalarının, zam olayının, zam talebinin şantaj usulü haline gelmesidir. İlaç firmaları ilaçları piyasadan çekerek birkaç ayda bir neredeyse devlete şantaj yaparak zam talebinde bulunmakta. Devletimiz her seferinde bu şantaja boyun eğmekte. Devlet erkinin bir an önce bu duruma müdahale etmesi lazım, gerekli denetimlerin yapılmasına çağrı yapıyorum.”

“ZAMDAN ZARAR EDEN TEK MESLEK KURULU BİZİZ”

Süleyman Açar, kamu eczacılarının hastanelerde çok zor şartlar altında çalıştıklarından söz ederek, “Hemen hemen tüm hastanelerde her türlü zorluğa göğüs geren eczacılarımız ilaç hizmeti vermekte. Hastanenin tüm ilaç yükünü eczacılar çeker fakat bu eczacılarımız görmezden gelinmekte. Pandemi sürecinde her akşam balkonlarda çıkıp alkışladığınız insanlara bugün sırtınızı dönüyorsunuz. Bu yüzden kamu eczacılarımızın özlülük hakkının verilmesini talep ediyoruz. Eczanelerimiz ekonomik olarak sıkıntılar yaşıyor.  Urfa’daki eczanelerin 3’te 1’i şu anda zararda çalışmaktadır. Zamdan zarar eden tek meslek kurulu biziz. İlacın fiyatı artıkça, eczanın o ilaçtaki kar oranı düşüyor. 2009 yılından beri her sektörde yaşanan fiyat artışları görüyoruz.  Eczacıların karlılık kalemlerinin 2009’dan beri sabit olması art niyetten başka hiçbir izahı yok. Bu durum eczacıyı kaderine terk etmektir.  Eczanelerin giderleri artarken gelirleri gün geçtikçe düşmektedir” ifadelerini kullandı.

“ÖNCE MÜZAKERE SONRA MÜCADELE DEDİK AMA MÜZAKERELERDEN VERİM ALMADIK”

Sürekli yenilerinin açılmasıyla eczacılık fakültelerinin sayısının 60’a ulaştığını belirten Açar, birçok fakültede öğretim görevlisi yokken dahi mezun verildiğini ileri sürdü. Bu durumun eczacı işsizliğine neden olduğunu kaydeden Açar, “Bizim amacımız sorun çözmek. Önce müzakere sonra mücadele dedik ama müzakerelerden hiçbir verim almadık. En son gelinen noktada Sağlık Bakanımız örgüt üyelerimizi kabul etti. Yapılan görüşmede elinden bir şey gelmediğini, sesimizi daha yüksek çıkarmamız gerektiğini söyledi. Biz de Sağlık Bakanımızın teşvik ve talepleri doğrultusunda eylem kararı aldık. 16 Ekim’de Ankara’da Büyük Eczacı Mitingi düzenliyoruz” diye konuştu.

BİHA